BİLDİRİLER

BİLDİRİ DETAY

Melike TÜRKOĞLU, Togan TONG
HESAPLAMALI TASARIM SÜRECİNDE TEKNOLOJİNİN ROLÜ: YÜZEY VE ÇEŞİTLİLİKLERİ
 
Giriş: Teknolojinin tasarım sürecine dahil edilmesi hesaplamalı tasarımın mimarlıkta kullanım olanaklarını araştıran öncül çalışmalardan itibaren çeşitli biçimlerde araştırılmış bir yaklaşımdır. Genel hatları belirgin bu yaklaşımı, sorgulayıcı bakış açısı ile ele alan mantıksal argümantasyon yöntemi, öznel cevapları olan araştırma soruları ve özgün sonuçlar veren yüzey çalışması sebebiyle, verilerin analizinde hedeflenen sonuca ulaşma yöntemidir. Bu bağlamda çizilen araştırmanın prensipleri, açıklayıcı bir çerçeve koşullarını simgelemektedir. Bu simgeler mantıksal olarak konuyu ele almada öncül ilkeler olarak kabul edilir ve tanımlanır, sonuçlar bu kapsamda tartışılarak sorgulanmaktadır. Kural merkezli, bilgisayar destekli matematiksel sistemleri içeren prensipler, mantıksal tartışma çerçevesinde önceki faktörler ya da bilinmeyen faktörlerden kurulma ve bunları birleşmiş, özgün, açıklayıcı bir çerçevede birbirine bağlama eğilimindedir. Değişen özellikler ve üretken ilişkilerin tanımlanması ve çoğaltılması olarak gelişen metod ile, olası tasarımları üretecek ilişki kurucu bir sistemin organizasyonu yaratılmakta ve tasarımcıya sunulmaktadır. Açıklayıcı sistem var olan fenomenlere ve gerçeklere yeni bir bakış açısı sağlamakta ve paradigmatik seviyesinde yeni bir stil oluşturmaktadır. Amaç: Araştırma tasarım ve teknoloji ara kesitinde, teknolojik araçların tasarım seçeneklerini genişletmekteki rolünü ve bu seçeneklerin tasarımcı tarafından ne kadar kullanılabilir olduğunu sorgulamayı amaçlar. Kapsam: Katılımcılar İstanbul İli’ndeki mimar ve mimar adaylarından oluşmaktadır. Anket çalışması, ilk tasarım evresinde katılımcıların fikirlerinin oluşmasına etki eden kültürel birikim, sosyo-ekonomik ortam, ilgi alanları, eğitim gibi öz kaynaklar ile tasarım sürecinde kullandıkları mimari ifade araç ve tekniklerini sorgulayan sorulardan ve deneysel çalışmadan oluşmaktadır. Sınırlıklar: Araştırma on iki katılımcı ile farklı zamanlarda yapılan anket çalışmaları kapsamında, altı ay sürmüştür. Katılımcılar, akademide tasarım proje dersi veren belirlenmiş bir ünvan ve üzeri akademisyen mimarlar, mimari tasarım yarışmalarında birden fazla derece kazanmış serbest mimarlar ve mimari tasarım dersinden belirli bir not üzeri başarı elde eden mimar adayları ile sınırlandırılmıştır. Anket çalışması, katılımcıların ilk tasarımdaki mimari stil oluşum nedenlerini ve tasarım sürecine yaklaşım konularını araştıran on dokuz soru ve deneysel yüzey çalışmasından oluşmaktadır. Yöntem: Araştırma, hesaplamalı tasarım süreci içinde tasarım ve teknoloji arasında diyalog imkanı sağlayan bir yaklaşımla hazırlanmış “anket” çalışmasını, konunun öncül tasarımcıları ve tasarım öz kaynakları ile ilişki içerisinde tartışmaktadır. Anket çalışmasında, kullanıcıya ilk tasarım aşaması dinamiklerini sorgulayan sorular ve algoritmik mantık çerçevesinde oluşturulmuş, işlevi tanımlanmamış deneysel bir yüzey sunulmaktadır. Sürecin tasarım mantığının sistematik bir çerçevede tanımlanmasına öncelik verilmektedir. Algoritmanın kontrol edilebilirliği, özgünlüğü sağlanmaktadır. Yüzeyi oluşturacak niceliksel parametreler farklı kullanıcılara tanıtılarak; özgün, farklı nitelikteki ürünler oluşturacakları öngörülmektedir. Bulgular: Çalışmada, geleneksel yöntemlerin kullanıcıya sınırlı seçim imkanı tanıdığı, tasarımcının tek belirleyici olmadığı, kullanıcı ve tasarımcı arasında oluşturulması gereken bir dil olduğunu düşünceleri tespit edilmiştir. Bu doğrultuda tasarımcı ve teknoloji arasındaki iletişimi çözmek adına, teknoloji; tasarım sürecine belirlenen fonksiyonlar ile ilişkilendirilerek, tasarımcı seçimlerini çeşitlendirmede katkı sağlayıp sağlamadığı deneysel sonuçlarla elde edilmiştir. Sonuç: Bilgi teknolojisindeki gelişmeler ve bunun mimari sayısal ortamdaki yansımaları, tasarımı farklı düşüncelere ve eylemlere dönüştürmektedir. Bilginin sayısallaşması, şeffaf, bütün, evrensel bir dil yaratması; üretim ve uygulama alanında olduğu gibi tasarlama alanındaki sınırları kaldırmaktadır. Form, strüktür ve malzeme arasındaki kemikleşmiş ayırım ve geometriye dayalı form üretimi ile sonuçlanan tasarım-analiz-üretim arasındaki metodolojik bölünme ortadan kalkmaktadır. Tasarım, geçmişte var olan belirli kurallardan ayrılarak, farklı disiplinlere ait bilgilerin entegrasyonunu, özgün metodunu, rasyonalitesini ürettiği yazılımların, tasarım süreci ile bağlantısı sağlanarak, özgün ve hızlı bir şekilde sürecin ilerlemesine imkan verir. Çalışmada, katılımcı, tasarım ve teknoloji arasında bir diyalog platformu oluşturularak; uzunluk, en, boy, malzeme gibi parametreler kullanıcı tarafından değiştirilerek, işlevi önceden tanımlanmamış bir yüzeyin herhangi bir işlevde düşünülerek tasarlanması mümkün olmaktadır. Yani hesaplama teknolojilerinin tasarımda kullanılması sonucunda açığa çıkan form, tasarım düşüncesi ve süreçlerindeki değişimleri sonucudur. Katılımcı; tasarım yaparken, ara yüzün imkanları sayesinde ekranda oluşturmak istediği ürünü gözlemleyebilir, gözlemleri sırasında fikrini değiştirebilir ve başka bir boyutta ya da malzemeden nesne üretebilir. Tasarım süreci, tasarımcı ve teknoloji katılımı ile denenmiş ve farklı katılımcıların form oluşum süreçleri, mantıksal argümantasyon yöntemi bağlamında deneysel yaklaşımla ele alınarak, konunun öncül örnekleriyle sorgulanmış ve tartışılmıştır.

Anahtar Kelimeler: Tasarım, Öz Kaynak, Teknoloji



 


Keywords: